Azerbaycan'ın başkenti Bakü'de düzenlenen etkinlikte, asırlık tariflerle hazırlanmış Türk mutfağının sevilen lezzetleri tanıtıldı.

Cumhurbaşkanlığı himayesinde, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan'ın öncülüğünde yurt içinde ve yurt dışında eş zamanlı olarak kutlanan "Türk Mutfağı Haftası" çerçevesinde, Bakü Yunus Emre Enstitüsünce düzenlenen etkinliğe, Türkiye'nin Bakü Büyükelçisi Cahit Bağcı, Türk Dili Konuşan Ülkeler Parlamenter Asamblesi Genel Sekreteri Mehmet Süreyya Er, KKTC Bakü Temsilcisi Mustafa Kemal Beyazbayram, Azerbaycan Milli Meclisi Kültür Komisyonu Başkanı Ganire Paşayeva, milletvekili Vugar İskenderov, Azerbaycan’ın sanat ve kültür camiasından seçkin isimler katıldı.

Bakü Yunus Emre Enstitüsü Koordinatörü Selçuk Karakılıç Türk mutfağının basit bir yemek alışkanlığının toplamı değil, aksine asırlık bir tarihi birikimin meydana getirdiği evrensel bir kültür hazinesi olduğunu vurgulayarak Türk halkının yaşadığı bölgenin, şehrin özelliklerine uygun ve maddi imkânlarına göre bir mutfak kültürü geliştirdiğini, zamanla bu hazinenin  saray mutfağına kadar değişerek zenginleştiğini söyleyerek şöyle devam etti:

“Bugün, Azerbaycan’ın seçkin otel ve restoranlarında çalışan, ayrıca Kulinarya Merkezine mensup ünlü şeflerimize Türk mutfağının seçkin ve zengin menüsünü tanıtarak, Azerbaycan’da Türk mutfağının yaygınlaştırılmasını, yine Azerbaycan’a gelen yabancı misafirlerin Türkiye’yle bağ kurmalarını hedefliyoruz.”

Büyükelçi Bağcı, etkinlikte yaptığı konuşmada, Türk mutfak kültürünün, tarihi zenginlik itibarıyla kendi kültürünü ve coğrafyanın sunduklarını belirli bir düzen, harmoni ve estetik içerisinde ortaya koyan özgün bir kültür olduğunu söyledi.

Bağcı, "Türk mutfak kültürü dünyada en ön plana çıkmış mutfaklardan bir tanesidir. Saraylara kadar girmiş bir mutfaktır. Türk milleti en zor, en yokluk zamanlarında bile lezzet üretebilmiştir. Az olanın bir araya getirilerek çok kişinin doyurulduğu lezzetler üretilmiştir." diyerek tarhana çorbası ve aşure tatlısını örnek gösterdi.

Türk dünyası mutfağındaki benzerlik ve farklılıklardan bahseden Bağcı, "Bunlar bizim zenginliklerimizdir. Zenginliklerimizi korumak ve yaşatmak adına gerçekleştirilen bu program son derece değerli ve önemlidir. Aksi takdirde vahşi kapitalizm ve modern kültür her şeyi un ufak ettiği gibi kültürel unsurlarımızı, mutfak kültürümüzü de yok etmektedir. Türk mutfağı fast food kültürüne karşı ayakta kalma çabası içerisinde ve direnmektedir. Buna da sahip çıkacak olanlar bizleriz." ifadelerini kullandı.

Azerbaycan Milli Meclisi Kültür Komisyonu Başkanı, milletvekili Ganire Paşayeva, türk mutfağının tanıtımına ihtiyaç olduğunu belirterek konuşmasına şöyle devam etti:

“Biz başka ülkeri ziyaret ederken Türk mutfağının ilk beşliğe girdiğini görüyoruz. Bu yönde kardeş Türkiye büyük çalışmalar yaptı. Türk mutfağı, hepimizin mutfağıdır. Azerbaycan’da da bu yönde büyük faaliyetler gerçekleştirilmektedir. Azerbaycan’ın Birinci Hanımı Mihriban Aliyeva Azerbaycan mutfağının UNESCO seviyesinde tanıtım çalışmalarını hayata geçirmektedir.

Etkinlikte konuklara vişneli yaprak sarma, zeytinyağlı enginar, balık pilaki, hünkar beğendi ve kaymaklı ayva tatlısından oluşan İstanbul menüsü ikram edildi.

Kültür ve Turizm Bakanlığının hazırladığı "Asırlık Tariflerle Türk Mutfağı" kitabının da tanıtıldığı etkinlikte, konuklara aşçılarca yemeklerin nasıl hazırlandığına yönelik sunum da yapıldı.